Türk Eğitim Sen Kahramanmaraş 2 Nolu Şube Başkanlığı tarafından İlçemiz Afşin’de Basın açıklaması düzenlendi.
Bugün saat 15:30 da Şehit Ömer Erüstün Meydanında toplanan Türk Eğitim Sen Kahramanmaraş 2 Nolu Şube üyeleri Maaş promosyonlarının güncellenmesine ilişkin Basın açıklaması yaptı. Sendika üyeleri ayrıca Sözleşmeli atama sonlandırılmalı,tüm öğretmenler sadece kadrolu olarak istihdam edilmelidir.Liyakat ve ehliyeti esas alan bir yönetici atama sistemi ihdas edilmelidir dedi. Basın açıklamasında Sendika üyeleri ellerinde “Hizmetimiz itibarımızdır”,”Sınav değil Tecrübe”,”Ne eksik ne fazla. Tek Beklentimiz hakkımızı almak” ve “Bankaların kölesi olmayacağız” yazılı dövizler taşıdı.
Türk Eğitim Sen Kahramanmaraş 2 Nolu Şube Başkanı Bayram Doğan tarafından okunan Basın açıklamasında şu açıklamalar yer aldı;
Hepimizin bildiği üzere Milli eğitim bakanlığına bağlı İL ve İLÇE Milli eğitim müdürlükleri tarafından bankalar ile maaaş promosyon anlaşmaları yapılıyor ve bu kapsamda alınan promosyon ücretleri memurlara ödeniyor.Promosyon süresi üç ile beş yıl arasında değişir.
2021 Yılında Halk bankasıyla promosyon anlaşması yapılmış ve 3 yıllığına toplam yaklaşık 3069 tl verilmiştir.Bu da aylık 85 tl ye karşılık gelmektedir.Türk Eğitim Sen olarak 2022 yılının başından itibaren promosyonun güncellemesi için ilçe milli eğitime ve bankalara dilekçe vererek güncelleme istedik Fakat hep olumsuz cevap aldık.Bizleri 2024 şubatına kadar aynı promosyon anlaşmasına mahkum etmek istiyorlar. Şu an yaşadığımız sorun 2022 öncesi yapılan promosyon anlaşmalarının yetersiz olmasından kaynaklanmaktadır.Eğitim çalışanlarını ciddi bir ekonomik kayıp ile karşı karşıya bırakılmaktadır.
Zira son bir yıllık sürede enflasyon oranlarında meydana gelen artışla birlikte memur maaşlarında da artış gerçekleşti.Bankalar bunu dikkate almıyorlar.Temmuz 2022 öncesinde yapılan promosyon sözleşmelerinde ödenenler çok komik rakamlar halini almıştır.Bankalara yatan maaşlar neredeyse iki katına çıkmışken banka promosyonlarının sabit kalması ve maalesef ilçe milli eğitim müdürlüğünün ve malum sendikanın imzalarıyla uzun yıllar devam edecek olması ekonomik kayıplarımızı kat kat artırmaktadır.
Burdan çağrıda bulunuyoruz:
İlçe milli eğitim Müdürlüğümüzden ve Halk bankasından mağduriyetimizin giderilmesi için bir an önce promosyon anlaşmasının güncellenmesini ,yoksa ilçe milli eğitimin banka promosyon anlaşmasının tek taraflı fesh ederek yeniden ihaleye çıkarmasıdır.
Bankalar, Maaşlarımızla kazan kazan oynarken,Kazançlarını katlarken bizlerin güncelleme talebimize kulak tıkamalarını pek manidar bulmaktayız.Bir an öce promosyon anlaşmasının iptal edilmesini istiyoruz Bizler borçlar kanununa göre üzerimize düşeni yapmaya hazırız Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir.Bankalar bizim haklarımızı gasp edemezler.Bu hakkın gasp edilmesine göz yummayacağımız bilinmelidir. Ne eksik ne fazla …Tek beklentimiz,hakkımız olanı almak.Halk bankasını buradan uyarıyoruz.Eğer olumlu adımlar atmazsanız ,eylemlerimiz devam edecektir.
Yeni yasama yılının açılması itibarıyla TBMM sini öğretmenlik meslek kanunu için göreve davet ediyoruz. Yeni yasama yılında siyasi partilerimize ve milletvekillerimize çağrıda bulunuyor öğretmen meslek kanunun içeriğinin adına yakışır şekilde zenginleştirilmesi amacı doğrultusunda ivedilikle adım atmaya davet ediyoruz.
BU İTİBARLA;
Şu an öğretmenler odasında : ücretli, sözleşmeli ve kadrolu öğretmenler var. Üstelik bu ayrım yetmezmiş gibi bir de başöğretmen uzman öğretmen ayrımı olacak. Kanunun içeriği eğitim çalışanlarının beklentilerini karşılamaktan uzaktır. 2005 yılından beri her zaman şunu söyledik öğretmenlerin kariyer planlaması sınav ile olmaz. Çünkü sınav sadece bilgiyi ölçer oysa ki öğretmenlik sadece bilme mesleği değil bildiğini öğrenciye aktarma mesleğidir. Tek ölçüt deneyim ve tecrübe olmalıdır. 10 yılını dolduran her öğretmen uzman öğertmen ,20 yılını dolduran her öğretmen baş öğretmen olmalıdır. Sınav şartı getirilmesi öğretmenlerimizi kamuoyu önünde tartışır hale getirecektir. Şöyle ki sınava girmiş bir öğretmen eğer 70 puan alamazsa ‘kötü’ öğretmen mi olacak? Bu nedenle MEB kendi eliyle öğretmeni, veli ve öğrencinin önüne atacak zaten yıpranan mesleki saygınlığı daha da tahrip edecektir. Çok geç olmadan MEB ve yasa koyucular bu konuda gerekli düzeltmeyi yapmalı ve öğretmenlerimizi bu gereksiz tartışmanın içinden çıkarmalıdır.Eğitim fakültesi binlerce arkadaşımız atama beklerken boş kadrolar ücretli öğretmenler atayarak doldurulmaktadır.MEB bir an önce boş kadrolara yeniden atama yapmalıdır.
Sözleşmeli atama sonlandırılmalı,tüm öğretmenler sadece kadrolu olarak istihdam edilmelidir.Liyakat ve ehliyeti esas alan bir yönetici atama sistemi ihdas edilmelidir.
Eğitim-öğretim ödeneği tüm eğitim çalışanlarına ödenmeli ve revize edilmelidir.Katsayıya bağlanmalıdır.Öğretmenlerin her türlü istihdam,özlük,ödeme,disiplin,terfi,izin,atama iş ve işlemleri meslek kanunu içinde olmalıdır.Milli eğitimde çalışan şeflerin görev tanımlarının netleştirilip 3600 ek göstergeden faydalanabilmeleri için gerekli düzenlemeler yapılmalıdır. Şeflerimiz görev alanlarında çalışmamaktadır.Hem memur hem şef görevlerinde çalışmaktadır.Bu maduriyet giderilmelidir. Ayrıca yardımcı hizmet kolunda çalışan arkadaşlarımızın ek göstergeleri bir derece yükseltilmelidir.
Başarıyı esas alan ve teşvik eden objektif bir ödül sistemi hayata geçirilmelidir.Genel yetenek derslerinde önceden verilen destekleme yetiştirme kursları açma hakkı tekrar verilmeli .İYEP kurslarında sınıf öğretmenlerimizin ek ders ücretleri %100 artırılmalıdır.
Tüm öğretmenlerin Ek ders ücretleri %100 artılarak,öğretmenlerin rahat bir nefes alması sağlanmalıdır.Çalışanların vergi dilimi %15 ‘e sabitlenmelidir.Yılbaşıda aldığımız zamlar 3 ay geçmeden vergi dilimine girdiğimizden buhar olmaktadır.
Müdür,müdür başyardımcısı ve müdür yardımcısı olarak görev yapan arkadaşlarımızın aylık karşılığı ve isteğe bağlı ek ders ücreti karşılığında derse girme zorunluluğu kaldırılmalıdır.Tüm öğretmenlerin (sınıf ,okulöncesi öğretmenlerimizin) maaş karşılığı ders saati 15 saate eşitlenmelidir.
Şiddet ve tacize yönelik önleyici tedbirler ve caydırıcı müeyyideler hayata geçirilmelidir.Okullarımızın güvenliği kolluk kuvvetleri tarafından yapılmalıdır.Taşımalı öğrencilerimizin kontrolu ve yemek dağıtımı nöbetci öğretmenlerimize yüklenmemelidir.Angarya işler yaptırılmamalıdır. Öğretmen eğitimcidir,sadece eğitime odaklanmalıdırlar ki daha verimli olabilelim.
TÜRK EĞİTİM-SEN olarak:
Her zaman eğitim çalışanlarının yanında yer alıp haklarını korumaya devam edeceğiz.Sonuç alınana kadar eylemlerimize devam edceğimizi kamu oyuna saygıyla sunarız. Desteklerinizden dolayı teşekkür ediyor, Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.